tbb logo
Menüyü Görüntüle

KARARLAR ve BELGELER


Yargıtay 18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/31871
Karar No: 2017/9526
Karar Tarihi: 25/09/2017

İlgili Mevzuat:
Türk Ceza Kanunu 6, 50, 265

Olay:
Haciz sırasında alacaklı vekili avukatı, haczi engellemek amacıyla tehdit edip, darp etmek suretiyle yaralamak

Özeti:
Avukata görevinden dolayı saldırana en az 2 yıl 8 ay hapis cezası verilir.
Haciz sırasında alacaklı vekili avukatı, haczi engellemek amacıyla tehdit edip, darp etmek suretiyle yaralayan sanıkların TCK'nın 6/1-d maddesine göre yargı görevlisi olan avukat katılana yönelik tehdit ve yaralama eylemlerinin aynı Kanunun 265/2, 3 maddelerinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçundan cezalandırılmaları gerektiği, (en az 2 yıl +8 ay hapis, 1/3 arttırım) cezası gerektirdiği hakkında

Karar Metni:
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
KARAR : Katılan tarafından, sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün vasfına yönelik temyiz isteminde bulunulması nedeniyle, bu hükmün temyiz edilebilir bir hüküm olduğu anlaşılmakla, temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Tebliğnamede, sanık hakkında hakaret suçundan verilen hükme yönelik görüş belirtilmiş ise de, taraflarca bu suça yönelik temyiz isteminin bulunmadığı anlaşılmakla temyiz incelemesi sanık ... hakkında kasten yaralama ile tehdit, sanık hakkında kasten yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlere hasredilmiştir.
1- ) Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde:
Dava zamanaşımını kesen son işlem tarihine göre temyiz süreci içinde, sanık yararına olan TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, sanık müdafii ile katılanın temyiz nedenleri yerinde bulunmakla, CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE,
2- ) Sanıklar hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde:
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- ) 29.07.2008 tarihli haciz tutanağı ile kolluk görevlilerince düzenlenen tutanak içerikleri, katılanın ifadesi, katılanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığını bildirir adli sağlık raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların icra dosyasında alacaklı vekili olan katılanı, haczi engellemek amacıyla tehdit edip, darp etmek suretiyle yaraladıkları olayda, TCK'nın 6/1-d maddesine göre yargı görevlisi olan katılana yönelik tehdit ve yaralama eylemlerinin aynı Kanunun 265/2, 3 maddelerinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanıklar hakkında tehdit ve yaralama suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kararı verilmesi,
b- ) Kabule göre de;
Sanık hakkında seçimlik ceza içeren sair tehdit suçunda temel ceza olarak hapis cezasına hükmolunduktan sonra bu cezanın bir daha adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeyerek TCK'nın 50/2. maddesine aykırı davranılması,
SONUÇ : Kanuna aykırı ve sanık müdafii ile katılanın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.